Türkiye’nin gündemine oturan Can Holding soruşturması, hızla genişliyor. İstanbul Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na devredilen dosyada, kara para aklama, kaçakçılık ve dolandırıcılık suçlamalarıyla gözaltı ve tutuklamalar peş peşe geldi.

Yönetim Kurulu Başkanı Tutuklandı

Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Can’ın da aralarında bulunduğu 6 kişi tutuklanırken, yönetici Mehmet Kenan Tekdağ ev hapsiyle serbest bırakıldı. Şirket sahiplerinden Mehmet Şakir Can ise firari olarak aranıyor. Operasyon kapsamında Can Holding’e ait 121 şirkete el konuldu.

Soruşturma Ciner Holding’e Sıçradı

11 Eylül’de başlatılan operasyon, kısa süre içinde Turgay Ciner’in sahibi olduğu Ciner Holding’e uzandı. Savcılık, Ciner Medya Grubu’nun Can Holding’e satışında kara para aklandığına dair güçlü bulgulara ulaştı.

Ciner Holding’e bağlı Show TV, Habertürk, HT Spor, Kanal 1, C Yapım, C Dijital ve birçok medya kuruluşunun satışı sürecinde kaynağı belirsiz paraların devreye sokulduğu tespit edildi.

Turgay Ciner’in Oğlu da Gözaltında

Ciner Grubu’na ait Park Holding, Silopi Elektrik ve AFC İthalat’ın da dahil olduğu şirketlerde görevli 12 şüpheli hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Yapılan operasyonda aralarında Turgay Ciner’in oğlu Atilla Ciner’in de bulunduğu tüm şüpheliler gözaltına alındı.

Yurtdışında bulunan Turgay Ciner hakkında ise tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarıldı.

Kaynağı Belirsiz 350 Milyon Dolar

Soruşturma dosyasında yer alan bilgilere göre, medya satışında 575 milyon dolar üzerinden anlaşma sağlandı. Ancak bu tutarın 350 milyon doları, Can Holding’e bağlı Doğal Yaşam İnşaat ve Taahhüt A.Ş. üzerinden Ciner Holding hesaplarına aktarıldı.

Paranın bankalara bavullarla elden yatırıldığı, ardından iki işlemle (300 milyon + 50 milyon dolar) gönderildiği belirlendi. Savcılık, “ortak kasada toplanan” kaynağı belirsiz bu paraların izini sürüyor.

“Satış Sürecini Tekdağ Organize Etti”

Tutuklanan Can Holding Başkanı Kemal Can ifadesinde, medya satış sürecini Mehmet Kenan Tekdağ’ın organize ettiğini ve kendisine baskı yapıldığını söyledi.

Ciner’in Geçmişi de Gündemde

Soruşturmayla birlikte Turgay Ciner’in geçmişteki suçlamaları yeniden gündeme geldi. Ciner, gençlik yıllarında kâğıt kaçakçılığı ile anılmış, 1998’de kara para aklama iddiasıyla gözaltına alınmış, ardından Mercedes kaçakçılığı davasında 15 yıl hapis istemiyle yargılanmıştı.

2000’li yıllarda medya sektörüne giren Ciner’in servetinin, “kumarhaneler kralı” Ömer Lütfü Topal ile bağlantılı olduğu iddiaları uzun süre tartışılmıştı.

Kamu İhalelerinde Usulsüzlük İddiası

Ciner’in enerji sektörüne girişi de şaibeli süreçlerle gündeme gelmişti. Çayırhan Termik Santrali’nin devri sırasında bürokratlara rüşvet verildiği belgelenmiş, üç kamu görevlisi tutuklanmıştı.

Bugün ise milyarlarca dolarlık yatırımlarla madencilik ve soda külü üretiminde dünyanın en büyükleri arasına giren Ciner Grubu, en ciddi yargı sınavıyla karşı karşıya.

 

SABAH