
TEKİRDAĞLI ÖĞRETMENLER TÜRK SANAT MUSİKİSİ’Nİ KATLETTİ
Pandemi dolayısıyla iki yıl ara verdiler. Ara verdikleri müzikti eğitim değil. Geçtiğimiz günlerde yeniden sahne aldılar.
Pandemi dolayısıyla iki yıl ara verdiler. Ara verdikleri müzikti eğitim değil. Geçtiğimiz günlerde yeniden sahne aldılar
Öğretmenler Korosu adını verdikleri bir oluşumla sadece il milli eğitim müdürlerinin karşısına çıktılar. Anlayacağınız vali onları dinlemeye gelmedi.
Bizler haberciyiz, gazeteciyiz ve doğruları yazmak zorundayız. Halk müziği icra eden koro bir nebze iyi idi de Türk Sanat Müziği Korosu tam bir faciaydı.
Türk Sanat Musikisi‘nin katledildiği bir gece oldu. İyi ki sanattan anlayan sanatseverlerden fazlaca insan yoktu. Körlerin sağıları ağırladığı bir gece kıvamındaydı yapılan organizasyon.
Halk müziği korosu gerçekten bunlara göre daha iyiydi. Şefliğini Melih Patoğlu‘nun yaptığı koro kendilerini dinlemeye gelenlere keyif veren bir repertuar ile çıktı Tekirdağ ve Tekirdağlıların karşısına.
Fakat öğretmenlerin Türk Sanat Müziği Korosu gerçekten Türk Sanat Müziği‘ni katletmek için çıkmışlar ve görev almışlardı o gece sahnede.
Gözler ilin mülki amiri vali Aziz Yldırım‘ı aradı. Yoktu. Ne Türk halk Müziği konserinde vardı ne de Türk Sanat Müziği konserinde.
Vali eğitimli ve kültür yönünden oldukça zengin bir isim. Gelmemiş olmakla haklıydı bana göre.
Trakya Türk Tv Haberler Koordinatörü olarak Türk Sanat Müziği konserini yayına hazırlamak için bizzat direksiyondaydım.
Koronun şefi hanımefendiye ulaştım. Adı Neslihan mı ne soyadı aklıma gelmiyor.
“- Bu konserle ilgili ilave vereceğiniz bir beyanat var mı?” diye sordum
Sormaz olaydım.
Karşımda bir koro şefinden, bir öğretmenden çok hükümet bir efesi bir kadın vardı adeta
Koronun iyi bir icrada bulunmadığını ifade etmemle birlikte kadın koptu.
Öyle böyle bir kopmak değil. Karşısındakinin 45 yıllık bir gazeteci olduğunu bilmeden, öyle bir çıkış yaptı ki, kendimi bir an için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın karşısında ezgin biri gibi hissettim.
Malum.
Bu ülkede doğruları söylemeniz halinde sıkıntı yaşarsınız. Alışmışlar çıplak krala
“- Senin elbisen ne güzel” demeye
Bizler demiyoruz, demeyeceğiz de. Kral çıplaksa çıplaktır.
Üzerinde elbisesi olmayana
“- Aaa ne kadar güzel bir kıyafet içindesin” demeyiz. diyenlerdense hiç değiliz.
Bunu söylediğimiz için hakarete, aşağılanmaya maruz kalıyoruz
Bu bir bir öğretmen
Gazi Mustafa Kemal‘in kurduğu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın başkan olarak temsil ettiği bir ülkede.
Sakın siz siz olun
Ne kralın kendisine, ne de emrinde çalışanlara ‘Çıplaksın’ demeyin
Aksi halde gideceğiniz yer bellidir
Hapishane….