Savcılık iddianamesine göre, şebeke üyeleri bakanlık binasının 14. ve 15. katlarında sahte evraklar imzalattı, bazen de gerçek bürokrat isimleri ve araçları kullanarak mağdurları ikna etti.
Sözcü’den Veli Toprak’ın haberine yansıyan iddianamede, şebekenin yöntemleri “senaryo” gibi ayrıntılarla yer aldı.
Mersin’de 7 Milyonluk Vurgun
Mersin’de Gaye Okulları’nın sahibi Nezir Aslan, deprem bölgesinde 250 köy evi işi alabilmek için aracılara 7 milyon TL verdi.
Şebekede Mesut Kupen kendini bakanlıkta üst düzey yönetici, Nurgül Kara “İhale Başkanı”, Atilla Soylu MİT mensubu ve deprem koordinatörü, Fatmagül Güner Milli Emlak çalışanı, Muhammed Furkan Baştuğ ise yardımcı rolünde tanıttı.
Aslan, eski hâkim Bekir Kara aracılığıyla güven kazanıldıktan sonra bakanlığın 15. katında sahte sözleşmeye imza attı. Ancak, imza attıran kişinin bakanlık personeli olmadığı ortaya çıktı.
Arabadan Arabaya 11.2 Milyon Liralık Transfer
Malatyalı iş insanı Turan Kandemir, memleketinde yapılacak 200 hafif çelik deprem konutu işi için 11 milyon 250 bin TL’yi elden teslim etti.
Kandemir, bakanlık girişinde personel gibi davranan kişiler tarafından karşılandı, 14. kata çıkarıldı ve sahte “Yapı İşleri Genel Müdür Yardımcısı” ile görüştürüldü. 7 ay evrak bekledikten sonra dolandırıldığını anladı.
“Örtülü Ödenek” Yalanıyla 2.9 Milyon Dolar
Dubai’de yaşayan iş insanı Haluk Yiğit Yalınkaya, İstanbul ve Bodrum’da 5 arazi alımı için 2 milyon 600 bin dolar ve 320 bin dolar olmak üzere iki ödeme yaptı.
Şebeke, paraları “devletin örtülü ödeneğine verilecek” diyerek aldı ve sahte makbuzlar düzenledi. Mağdurlar, CSB isimli gönderenle gelen SMS’ler nedeniyle işlemlerin resmi olduğunu düşündü.
65 Milyonluk Kayıp
Bitlisli müteahhit Arif Arifoğlu, Adıyaman’da 250 köy evi işi alacağı vaadiyle üç kez dolandırıldı. 937 milyon lira bedelli sahte sözleşmeye imza attıktan sonra hem banka üzerinden 5 milyon 800 bin TL hem de elden 8 milyon 262 bin TL ödedi.
Valiliğe gittiğinde evrakların sahte olduğu ortaya çıktı. Arifoğlu’nun toplam zararının 65 milyon TL olduğu iddia edildi.
Külliye Senaryosu
İzmirli müteahhit Yusuf Ateş, tanıdığı aracılığıyla ulaştığı şebeke üyeleri tarafından çakarlı araçlarla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne götürüldü. Burada kendini “Zafer” olarak tanıtan kişiyle görüştürüldü, 3 evrak imzaladı ve 6 milyon 500 bin TL ödedi.
Senaryolar Bakanlık Koridorlarında
Savcılık iddianamesinde, şebekenin yöntemlerinin sinema filmlerini aratmadığı, resmi kurum binaları, sahte unvanlar, devlet araçları ve gerçek bürokrat isimlerinin kopyalanarak mağdurların güveninin kazanıldığı vurgulandı.
Olayla ilgili davanın önümüzdeki aylarda başlaması bekleniyor.