Çernobil felaketinden sonra Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle yeniden nükleer sızıntı korkusu Avrupa’yı da Türkiye’yi de sardı. Nükleer Düzenleme Kurumu Başkanı Zafer Demircan Meclis’te milletvekillerine konuya ilişkin açıklama yaptı.
Abone ol
Rusya’nın, Ukrayna’nın Zaporijya kentindeki Avrupa’nın en büyük nükleer santraline saldırması dünyada büyük korkuya yol açarken, Türkiye’de radyoaktif serpinti tespiti için her gün hummalı çalışma yürütülüyor. Türkiye’deki 211 ayrı noktada radyasyon ölçülerek muhtemel seviye değişikliği takip edilip, kayıt altına alınıyor.
Nükleer Düzenleme Kurumu Başkanı Zafer Demircan, TBMM’de milletvekillerini bilgilendirdi. Demircan, Türkiye’nin en büyük nükleer projesinin Akkuyu Santrali olduğunu söyledi. Demircan, Akkuyu’daki nükleer tesisin güvenliği ve denetiminden endişe duyulmaması gerektiğini ifade etti. Demircan, şöyle konuştu: “Amacımız nükleer ve iyonlaştırıcı radyasyonla ilgili faaliyetler sırasında halkın, çevrenin ve gelecek nesillerin radyasyonun olası zararlı etkilerinden korunmasını sağlamak. Ülkemizdeki radyasyon kaynaklarının kayıt altına alınarak takip edilmesi yaklaşık 65 bin ‘dozimetre’ dediğimiz radyasyon ölçüm cihazı ve 440 bin doz verisi bir yıl içerisinde proses edilmekte doz aşımlarına göre gerekli işlemler yapılmakta. Yaklaşık 211 değişik noktada radyasyon seviyesini takip etmekteyiz.”
Denetleniyor
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Alparslan Bayraktar da, milletvekillerinin Ukrayna-Rusya savaşıyla gündeme gelen nükleer endişe ve Akkuyu’nun yaratacağı olası tehlikelere ilişkin sorularını yanıtladı. Bayraktar, “Akkuyu’da fiilen denetlemeler devam ediyor ve Türk şirket de değil, bu konuda uzman Fransız bir şirket tarafından inşaat denetleniyor, orada yaklaşık 80 çalışan var” dedi.
