Küçük ve orta ölçekli şirketler yatırım için doğru adres olabilir

featured
service

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Yatırımcıların güvenli liman arayışı sürüyor. Belirsiz piyasalar ve güçsüz ekonomiler, yatırım yapmayı giderek zorlaştırıyor. Zeminin kaygan olduğu böyle dönemlerde ABD’li küçük ve orta ölçekli şirketler, gerek cazip değerlemeleri gerek çeşitlendirilmiş riskleriyle yatırımcılar için anlamlı fırsatlar sunuyor.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, güçlü doların acımasızlığından ihracat odaklı olmamalarıyla kendilerini kurtaran küçük ve orta ölçekli şirketlerin çoğunun büyümek içi denizaşırı ülkelere bakmak zorunda olmamaları ve bu sayede küresel ittifaklardan ve yükselen jeopolitik gerilimlerden yalıtılmış olmaları da yatırımcılar için önemli avantajlar sunuyor.

ABD ekonomisi diğer ülkelere kıyasla hala istikrarlı konumda

İngiltere merkezli varlık yönetimi şirketi Schroders’de ABD Küçük ve Orta Ölçekli Hisse Senetleri Başkanı Bob Kaynor’ın yazısına göre, cazip değerlemeler, çeşitlendirilmiş riskler ve nispeten elverişli bir ekonomik zemin, küçük ve orta ölçekli ABD şirketlerinin küresel piyasalarda belirsizliğin arttığı dönemlerde anlamlı fırsatlar sunması anlamına geliyor.

ABD ekonomisi, kısmen de olsa petrol ve gaz üreticisi olması nedeniyle, diğer ülkelere göre daha dayanıklı olduğunu kanıtlıyor. Yine de enerjinin dışında emilmesi zor başka enflasyonist baskılar bulunuyor ve faiz oranları diğer bölgelere göre daha hızlı yükseliyor. Bu, bir gerilemeye veya gerçekten de bir resesyona neden olma ihtimalini artırıyor. Ancak ABD ekonomisi hala diğer gelişmiş ülkelere göre daha istikrarlı bir konumda bulunuyor. Bu istikrar, giderek belirsizleşen bir dünyada ABD hisse senetlerini için avantaj anlamına geliyor. Diğer bölgelere ve özellikle Avrupa’ya anlamlı bir değerleme primi ile ticaret yapabiliyorlar.

Küçük ve orta ölçekli şirketlerin cazibesi

Bununla birlikte, ABD merkezli, görece yurt içi odaklı küçük ve orta ölçekli şirketlerin hisseleri aşırı derecede değerli değil. Bu şirketlerin birçoğu büyümek için denizaşırı ülkelere bakmak zorunda da değil ve bu nedenle küresel ittifakları, ticareti ve yatırım akışlarını yeniden şekillendirmeye hazır görünen yükselen jeopolitik gerilimlerden bir dereceye kadar yalıtılmış konumda bulunuyor.

Aslında, bu şirketlerin bir kısmı, daha bölgesel bir dünya ekonomisinden doğrudan faydalanma avantajına da sahip bulunuyor. Son zamanlarda yapılan bir dizi yasal değişiklik, diğer ülkelerdeki karşılaştırmalı girişimleri gölgede bırakan yeni bir yatırım dalgasını da tetikliyor.

Yüksek işlem hacmine sahip likit varlık sınıfı

ABD ekonomisinin büyüklüğü göz önüne alındığında, ABD merkezli ‘küçük’ şirketlerin bile uluslararası standartlara göre büyük oldukları görülüyor. Bu, yatırımcıların riski yeniden keşfettikleri bir zamanda önemli bir nokta çünkü artan faiz oranları nedeniyle likidite daralıyor ve bir dizi stres faktörünü de tetikliyor. Bununla birlikte, 20 milyar dolara kadar değişen piyasa değerlemeleriyle, ABD’deki küçük ve orta büyüklükteki şirketler, iyi işlem gören ve likit bir varlık sınıfı olarak öne çıkıyor. Aynı zamanda, bu şirketler, yatırımcılara ABD’deki büyük şirketlere kıyasla değer katmak için çok daha fazla fırsat sunuyor. ABD’de küçük ve orta ölçekli şirketlere yatırım yapmak için dört ana neden bulunuyor.

Öz sermaye liderliğinin bir sonraki iş döngüsünde değişme ihtimali

2008 yılındaki ekonomik krizi takip eden düşük ve istikrarlı büyüme ile düşük enflasyon ve düşük faiz oranlarının olduğu uzun dönemde, piyasanın büyük sermaye alanları çok iyi performans gösterdi. Sonuç olarak S&P 500, 2000 yılından bu yana herhangi bir zamanda olduğundan daha fazla BT, yani bilişim teknolojileri gibi büyüme sektörlerinde yoğunlaştı. Bu süreçte, zaten çeşitlendirilmiş olan ABD’deki küçük şirketler habitatı bu özelliğini korudu. Şimdi ise büyük teknoloji değerlemelerinin piyasa tarafından bir kez daha sorgulanır hale geldiği bir dönemden geçiliyor.

2000 yılında teknoloji balonunun patlamasından sonra, 2007’ye kadar geçen birkaç yıl boyunca ABD’deki küçük şirketler büyük şirketlerden çok daha iyi performans gösterdi. Bu, gelecekteki pazar yönünün de göstergesi olabilir. Daha küçük şirketlerden gelen bu performans, Fed faizleri ve GSYİH üzerindeki faiz oranlarının hem yükseldiği hem de düştüğü yıllarda gerçekleşti. Farklı ortamların olduğu bir dönemde bu tutarlı performans, düşük değerlemelerin verdiği avantajla oluşan güçlü kazanç artışıyla desteklenerek meydana gelmişti. Yaşananların bugünkü durumla sergilediği benzerlikler dikkate değer gözüküyor.

Küçük işletmeler, büyüklerden daha iyi performans gösteriyor olabilir

Küçük sermaye liderliği döneminin yeni bir döngüsüne çoktan girilmiş olabilir. ABD’de küçük ve orta ölçekli şirketler, 2022 yılı Ocak ayı sonundan bu yana büyük sermaye şirketlerinden daha iyi performans gösteriyor. Bu, resesyon korkularının yaşandığı böylesi bir dönemde olağandışı bir durum, ancak bunda kısmen çok daha ucuz değerlemelerin de payı bulunuyor.

Küçük ve orta ölçekli şirketler birçok kötü haberle zaten fiyatlanıyor

İleriye dönük fiyat/kazanç oranlarının bir karşılaştırmasına dayanarak, ABD’deki küçük ve orta ölçekli şirketlerin değerlemesi, üstün kazanç artışı beklentisi sunmasına rağmen, büyük şirketlere kıyasla neredeyse tarihi düşük seviyelerde seyrediyor. Kazanç artış oranı ise özellikle son yıllarda büyük sermayeli şirketlerden daha yüksek oluyor.

Bununla birlikte, daha az likidite ve daha fazla oynaklık döngüsü için ileriye bakıldığında, istikrarlı kazanç artışının ödüllendirilmesinin de olası olduğu gözüküyor. Bu nedenle yatırımcıların yönelcekleri küçük şirketlerde oldukça seçici olmaları gerekiyor. Önümüzde beliren riskler nedeniyle, hisse fiyatlarının çok düştüğünü düşünüp onları satın almak için doğru zamanı beklemek ve o zamanın her hisse senedi için şu an olmadığını doğru tespit etmek gerekiyor.

Küçük ve orta ölçekli şirketler, yeni ABD iç politika odağından faydalanabilir

Son olarak, bir sonraki ekonomik döngünün olumlu bir yönü de ABD ve komşu ülkelere üretim ve tedarik zincirlerini yeniden destekleme girişimleri olacak gibi gözüküyor. Büyük sermaye yerine daha çok yurt içinde faaliyet gösteren küçük ve orta ölçekli sermaye evrenine fayda sağlaması muhtemel bir yerel sermaye harcama döngüsü şimdiden başlamış gözüküyor. Bu, yerli üretime yardımcı olmak için ülke çağında desteklenen bir dizi mali girişimle destekleniyor ve desteklenmeye devam edeceğe benziyor.

ABD hisse senetlerine yatırım yapmak çeşitlendirilmiş bir yatırım portföyünde önemli bir kıstas olmaya devam ediyor, ancak yatırımcıların nasıl yatırım yaptığını yeniden düşünmek için nedenleri bulunuyor. Son beş yılda, yalnızca S&P 500‘e yatırım yapmak en iyi kararken bu durumun değişmesi yüksek ihtimal gibi gözüküyor.

Değişim gerçekten de devam ediyor ve değişen bir pazar ortamında orta ve daha küçük ABD şirketlerine yatırımları genişletmek için artık daha iyi nedenler bulunuyor. Pazar liderliği değişiyor ve içinde bulunduğumuz dönemin 2000 yılında teknoloji, medya ve telekom (TMT) balonunun patlamasını takip eden dönemle bazı benzerlikleri olduğu da açık görünüyor. 2000-2007 dönemi ABD’li orta ve küçük şirketlere yatırım yapmak ve genel olarak aktif yönetim için güçlü bir dönemdi; yakın geleceğin de böyle bir fırsat sunması yüksek ihtimal olarak gözüküyor.

Küçük ve orta ölçekli şirketler yatırım için doğru adres olabilir